TİCARET BAKANLIĞI TARAFINDAN TOBB ARACILIĞIYLA TİCARET VE SANAYİ ODALARINA İLETİLEN 31.3.2020 TARİHLİ VE SERMAYE ŞİRKETLERİNİN 2019 YILI KAR DAĞITIMINA SINIRLAMA GETİREN DUYURUNUN HUKUKİ OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ 02 Nisan 2020

TİCARET BAKANLIĞI TARAFINDAN TOBB ARACILIĞIYLA TİCARET VE SANAYİ ODALARINA İLETİLEN 31.3.2020 TARİHLİ VE SERMAYE ŞİRKETLERİNİN 2019 YILI KAR DAĞITIMINA SINIRLAMA GETİREN DUYURUNUN HUKUKİ OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ

1) TOBB Tarafından Türkiye’deki Tüm Ticaret ve Sanayi Odalarına İletilen Yazının İçeriği Nedir?

TOBB tarafından Türkiye’deki tüm ticaret ve sanayi odalarına 01.04.2020 tarihli bir duyuru yayınlanmış ve yayınlanan duyuruda (Duyuru) Ticaret Bakanlığı'nın TOBB’a ilettiği 31.03.2020 tarihli yazıda, covid-19 virüsü nedeniyle sermaye şirketlerinin özkaynaklarını korumasının önemine işaret edilerek 28.11.2012 tarihli ve 28481 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Ticaret Bakanlığı Temsilcileri Hakkında Yönetmeliği'nin" 13/5 inci maddesine dayanılarak,

“kamunun iştiraki olan şirketler hariç olmak üzere, sermaye şirketlerinin 2019 yılı hesap dönemine ilişkin olarak bu yıl gerçekleştirilecek genel kurul toplantılarında gündeme alınacak nakit kâr payı dağıtımı kararlarında, geçmiş yıl kârlarının dağıtıma konu edilmemesi ve dağıtım tutarının 2019 yılı net dönem karının %25'ini aşmaması ile yönetim kuruluna kâr payı avansı dağıtımı yetkisi verilmemesi." hususlarının tüm şirketlere duyurulması gerektiği belirtilmiştir.

2) Ticaret Bakanlığı Tarafından Yapılan Söz Konusu Duyurunun Hukuki Olarak Değerlendirilmesi

Ticaret Bakanlığı tarafından TOBB aracılığıyla ticaret ve sanayi odalarına iletilen 31.3.2020 tarihli ve sermaye şirketlerinin 2019 yılı kar dağıtımına sınırlama getiren Duyuru’nun içeriğinde dayanak olarak 28.11.2012 tarihli ve 28481 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Ticaret Bakanlığı Temsilcileri Hakkında Yönetmelik’in (Yönetmelik) 13/5 inci maddesi gösterilmiştir.

Dayanak olarak gösterilen Yönetmelik hükmü ise “(5) Yapılan denetim sonucunda veya herhangi bir sebeple Bakanlıkça, şirket genel kurulunda görüşülmesi istenen konuların gündeme konulması zorunludur.” şeklinde olup, Ticaret Bakanlığı’na şirketlerin genel kurulunda sadece görüşülmesi için gündeme konu ekleme yetkisi vermektedir. Ticaret Bakanlığı’nın Yönetmelik’in 13/5inci maddesi uyarınca sermaye şirketlerinin genel kurulunda görüşülecek gündem hakkında verilecek kararı belirleme yetkisi bulunmamaktadır. Ayrıca şirketlerin yıllık kâr üzerindeki tasarrufu 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK) madde 408 uyarınca genel kurulun devredilemez görev ve yetkileri arasındadır. Bu nedenlerle Ticaret Bakanlığı tarafından TOBB aracılığıyla ticaret ve sanayi odalarına iletilen 31.3.2020 tarihli ve sermaye şirketlerinin 2019 yılı kar dağıtımına sınırlama getiren duyurunun hem Yönetmelik hem de 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na aykırı olduğu  görüşündeyiz.

Bu nedenle anılan Duyuru metninin zorunluluk getiren hukuki bir düzenleme olarak değil, sermaye şirketlerinin yönetim kuruluna hitaben kaleme alınarak yayınlanmış bir temenni olarak yorumlamak daha uygun olacaktır.

3) Ticaret Bakanlığı Tarafından Yapılan Söz Konusu Duyurunun Uygulamada Yol Açabileceği Sorunlar

Ticaret Bakanlığı tarafından TOBB aracılığıyla ticaret ve sanayi odalarına iletilen 31.3.2020 tarihli ve sermaye şirketlerinin 2019 yılı kar dağıtımına sınırlama getiren duyuru ile birlikte uygulamada ortaya çıkabilecek sorunları çeşitli açılardan değerlendirmek gerekecektir.

            a) Duyuru’ya Aykırı Olarak Karar Alınan Genel Kurul Kararlarının Tescili

Duyuru’da sermaye şirketlerine 2019 yılına ilişkin yapacakları genel kurul toplantılarında sadece 2019 yılına ilişkin kârların dağıtıma konu edilmesi gerektiği,  dağıtım tutarının 2019 yılı net dönem kârının %25’ini aşmaması ve yönetim kuruluna kâr payı avans dağıtım yetkisi verilmemesi gerektiği belirtilmektedir. Bu hususlara aykırılık teşkil eden gündem maddelerinin yer aldığı genel kurul toplantı tutanaklarının tescili talep edildiğinde bazı ticaret ve sanayi odaları tarafından Duyuru’ya aykırı olduğu belirtilerek tescil talebinin reddedilmesi sorunu ortaya çıkabilecektir.

Nitekim Ticaret Sicil Yönetmeliği sicil müdürlüklerine tescili talep edilen hususlarda tescil için aranan kanuni şartların bulunup bulunmadığını denetleme görevi ile tescile ait bir istemde tamamlanması gerekli eksikler görüldüğü veya istemin reddinin gerekli bulunduğu durumlarda tescil talebini reddetme hakkı vermektedir. 

Duyuru’da belirtilen hususlara riayet edilmeden genel kurulda karar almış ve ticaret sicil müdürlükleri tarafından söz konusu genel kurulun tescili talebinin reddedildiği durumlarda sermaye şirketleri Ticaret Sicil Yönetmeliği’nin 39. Maddesinde belirtilen itiraz usulünü işletebilecek, tescil talebinin reddine dair kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren sekiz gün içinde sicilin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile itiraz edebilecektir.

            b ) Duyuru’ya Aykırı Olarak Alınan Genel Kurul Kararlarının İptali

Sermaye şirketleri tarafından gerçekleştirilen genel kurul toplantılarında Duyuru’da belirtilen hususlara riayet edilmeden alınan kar payı dağıtım kararının getireceği bir diğer önemli sorun ise bu durumun genel kurul kararlarının iptaline ilişkin davaların açılmasına sebebiyet verecek olmasıdır.

TTK’nın 445 vd maddelerinde düzenlenen “Genel Kurul Kararlarının İptali” hükümleri uyarınca pay sahipleri, yönetim kurulu ve bazı durumlarda yönetim kurulu üyelerinin genel kurulun iptaline ilişkin dava açma hakları mevcuttur. Dolayısıyla Ticaret Bakanlığı tarafından yayınlanan Duyuru, iptal davası açma yetkisi bulunan kişiler genel kurul kararının Duyuru’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptal davası açabilmesine de sebep olabilecektir.

            c) Duyuru’nun Zaman Bakımından Uygulanması

Ticaret Bakanlığı tarafından sermaye şirketlerine iletilmek üzere TOBB’a gönderilen yazının tarihi 31.03.2020, TOBB tarafından tüm Türkiye’deki ticaret ve sanayi odalarına iletilen yazının tarihi ise 01.04.2020’dir. Dolayısıyla Duyuru’nun getirmiş olduğu bir diğer sorun Duyuru’da yer alan hususların hangi tarihten itibaren uygulanacağıdır. Başka bir deyişle 01.04.2020 tarihinden önce yapılan ancak henüz tescil edilmeyen genel kurul toplantılarında bu Duyuru dikkate alınacak mıdır? Ya da 01.04.2020 tarihinden önce gerçekleştirilen ve tescili de yapılmış olan genel kurul toplantılarında yer alan Duyuru’ya aykırı kar payı dağıtım kararı iptal davasına konu olabilecek midir? Duyuru’nun 01.04.2020 tarihli olması nedeniyle bu tarihten önce usulüne uygun olarak toplanmış ve karar alınmış genel kurulların hem tescilinde bu duyurunun dikkate alınmaması hem de iptal davasına konu edilememesi gerektiği görüşündeyiz.

Sonuç olarak; Ticaret Bakanlığı tarafından TOBB aracılığıyla ticaret ve sanayi odalarına iletilen 31.03.2020 tarihli, sermaye şirketlerinin 2019 yılı kar dağıtımına sınırlama getiren Duyuru’nun Yönetmelik ve TTK’ya aykırı düzenlemeler içerdiğini, bu nedenle Duyuru metninin zorunluluk getiren hukuki bir düzenleme olarak değil, sermaye şirketlerinin yönetim kuruluna hitaben kaleme alınarak yayınlanmış bir temenni olarak yorumlamanın daha uygun olacağını ve sermaye şirketlerinin yönetim kurulu tarafından 2019 yılına ilişkin oluşturulacak genel kurul gündeminde anılan Duyuru’ya paralel konuların yer almasını, toplantıda alınan kararda Duyuru’nun dikkate alınmasının sermaye şirketleri açısından daha faydalı olacağını düşünmekteyiz. 

Ancak TTK 408. Uyarınca yıllık kâr üzerinde tasarruf etme yetkisinin sermaye şirketinin genel kurulun devredilemez görev ve yetkilerinden olduğu, Duyuru’nun dayanağı olarak gösterilen Yönetmelik hükmünün Ticaret Bakanlığı’na sadece şirket genel kurullarında gündem maddesi ekleme yönünde yetki veriyor olması birlikte değerlendirildiğinde Duyuru’da belirtilen hususlara riayet edilmeden alınan genel kurul kararlarının da hukuken geçerli olacağını, bu hususun tescil talebinin reddi için geçerli bir sebep oluşturmadığını ve salt bu nedenle de iptal davasına konu olmaması gerektiğini düşünmekteyiz.

Diğer Haberler